Sefiller
Victor Hugo'nun en ünlü romanı Sefiller'i geç okuduğum klasiklerin arasına eklemiş bulunmaktayım. Kütüphanemizde yıllardır bulunan, fakat bir türlü elimin uzanmadığı kitap, müzikal olarak beyazperdeye yansıyınca okumadan geçmek istemedim.
Sefiller, Paris'in eski dönemlerindeki durumunu ve insanların yoksulluklarını anlatan çok dokunaklı bir kitap. Kitap, ana karakter Jean Valjean'ın kürek mahkumu olup hapishaneden çıkmasıyla toplum tarafından kabul edilmemesi ile başlıyor. Jean Valjean'a yardım eden kasabanın rahibi sayesinde Jean Valjean iyi bir insan olacağına ve insanlara yardım edeceğine söz veriyor ve kitabın ilerleyen sayfalarında da bunu okuyucuya ispatlıyor.
Jean Valjean, gittiği bir kasabada çok yardımsever birisi oluyor ve bir fikri sayesinde çok iyi paralar kazanıyor. Ne var ki, onun geçmişini bilen ve onu takip eden polis memuru Javert sayesinde tekrar kürek mahkumu olarak hayatına devam ediyor. Sonrasında ise kader onu minik Cosette ile buluşturuyor. Minik Cosette'in kaderini değiştiren Valjean, yine geçmişinden kurtulamıyor ve Javert onu buluyor. MinikCosette artık büyümüş olduğundan birine aşık oluyor ve aşkına karşılık buluyor. Paris'te başlayan kanlı isyana Cosette'in sevgilisi Marius da katılıyor. İsyanın bitmesiyle sular duruluyor ve her şey açıklığa ve sonuca kavuşuyor.
Yıllar önce kızkardeşinin çocukları için çaldığı ekmek yüzünden kürek mahkumluğuna çarptırılan Jean Valjean, hayatı boyunca bu damgayı yiyerek yaşamanın yükünü hissediyor.
Kitabın özet bir versiyonunu okumamdan dolayı daha çabuk ilerlemiş ve daha akıcı olduğunu düşünmüş olabilirim, fakat kitabın içeriğinin zenginliği ve karakterlerin yerli yerine oturmasıyla da kitap farkını gösterdi. Kitabın dili akıcı olmakla birlikte, hiçbir yerinde sıkıcı olabilecek bir bölüm bulunmuyor. Sadece klasik olmasından dolayı değil, konunun derinliği, karakterler, tasvirler ve anlatımdan dolayı da kesinlikle okunması gereken bir kitap.
İyi okumalar dilerim.
Not: Kitabın film versiyonunu en kısa sürede izleyip onun da analizini yapmak hedefindeyim.
Bu kitabı en az 5 kere okumuşumdur sebepsiz yere :D
YanıtlaSil